İnsan burnu yüzün ön kısmında bir et ve kıkırdak flepidir. Oksijeni alan ve karbondioksit veren solunum sisteminin bir parçası olmanın yanı sıra, işitme ve tatma gibi diğer önemli işlevlere de katkıda bulunur.
Büyüklük ve Şekil
İnsan burnu genetiğe ve çevresel etkilere bağlı olarak çok çeşitli şekil ve boyutlara sahip olabilir. Araştırmacılar erkeklerin genellikle kadınlardan daha büyük burunlara sahip olduğunu söylüyor. Guinness Rekorlar Kitabı’na göre, yaşayan bir kişi üzerindeki en büyük insan burnu Türkiye’den Mehmet Özyürek’e aittir. Burnu, köprüden uca kadar 3.46 inç (8.8 cm) uzunluğundadır.
Burnun Fonksiyonu ve İşlevi
Burun; iki açıklık burun delikleri veya naplar olarak bölümlenir. Bir kıkırdak duvarı olan septumla ayrılan iki burun boşluğuna sahiptir.. Yüzün içinde sinüs boşlukları denilen hava kanalları ve cepler karmaşık bir sistem oluşturur. Sinüs boşlukları kafatasının arka tarafına, ağız boşluğunun hemen üstüne, elmacık kemikleri içinde be göz ve kaş arasına uzanır. Tüm bu alanlar, en azından kısmen, nefes almak, koklamak, tatmak ve bağışıklık sistemi savunması için sorumludur.
Araştırmacılara göre insan burnu 1 trilyondan fazla koku taşıyabilir. Burun, burun boşluğunun çatısı olan koku alma yarıkları ile kokar. Olfaktör ampul ve fossadan oluşan beynin “koku” kısmının hemen yanındadır. Burun bu kısmının, beyine koku duyularını taşıyan birçok sinir ucu vardır.
Burun her iki tarafındaki burun geçiş yolları, koanaya ve daha sonra boğazın üst kısmı olan nazofarenks adı verilen bir odaya açılır. Bu oda orofarenks, ağızın arkasındaki boğaz bölgesine açılır. Hava burun delikleri içinden solunduğunda, burun pasajları, koana, nazofarenks, orofarenks ve ses kutusu boyunca ilerler ve akciğerlerde biter. Temel olarak, solunum sisteminde burun, hava için bir geçittir.
Burun ayrıca hastalığa karşı ilk savunma hattıdır. Burun ipeksi olarak bilinen ince, saç benzeri çıkıntılar ile kaplıdır. Sinüsler mukus yapım hücreleri ile kaplıdır. Mukus (veya “sümük”) burnun kurumasını engeller. Kıllar ve sümükler vücudun geri kalan kısmına girmeden önce toz, bakteri ve diğer döküntüleri toplarlar.
Burun olmadan vücut neredeyse alınan gıdanın kokusuna varamaz. Tat denen şey aslında farklı hislerin bir karışımıdır. Yiyecek yendiğinde, burun yiyeceği koklar ve koku alma işlemi olarak adlandırılan bir süreçte bilgiyi ağız içine gönderir. Bu nedenle, soğuk ya da başka bir burun rahatsızlığı olanlar, yiyeceğin lezzetinden yoksun kalır.
Burun ayrıca işitme konusunda da rol oynar. Nazofarenks, östaki tüpleri tarafından her iki tarafta kuşatılmıştır. Bu tüpler nazofarenksini orta kulağa bağlar. Orta kulağı hava ile doludur, kulağın içindeki hava basıncını etrafındaki atmosferle eşit tutar, ki bu da uygun bir işitme duyma noktasıdır.
Burun Hastalıkları
Koku duyusunun kaybolması için en yaygın nedenin soğuk algınlığı gibi viral bir enfeksiyondur. Sinüs enfeksiyonları, nazal polipler, tütün kullanımı, kafa travması ve son derece nadir durumlarda tümörlerde koku kaybına neden olabilir. Bazı yaşlanma kokuları da doğal yaşlanma sürecinde ortaya çıkar ve görsel ve işitme kaybına yol açar. Sinüzit başka bir yaygın burun rahatsızlığıdır. Sinüzit, sinüslerin iltihaplanması anlamına gelen bir durumdur. İltihap alerjiler, virüsler ve bazı hastalıklardan sayılır. Birçok insanın tıkalı sinüsleri veya tıkalı bir burun problemleri vardır. Bu şişmiş doku veya mukus tıkanıklığına neden olabilir. Çoğu zaman, bu sorunlar evde ele alınabilir. Yüksek hacimli, düşük basınçlı şişelere sahip burun salinlerinin, nazal geçiş yollarını temiz tutmak, alerjenleri ve kalın mukusu temizlemek ve sinüs enfeksiyonlarını hafifletmek için potansiyel olarak etkili olduğu gösterilmiştir.